Çalınan Araçtan Maliye Vergi Alıyor!
28 Eylül 2017Vergiyi Verenden Daha Çok Alıp, Vermeyenden Hiç Alamayacağız
29 Eylül 2017Şirketlerin aktifinde bulunan araçların çalınması halinde; beklenilen ve istenilen gerekli resmi işlemlerin yapılmasının ardından aracın kayıtlardan düşülmesi ve gider yazılması olarak düşünülüp değerlendirilmektedir. Oysa Maliye Bakanlığı bu tartışmalı konuyu farklı değerlendirmekte ve uygulamaya düzenlemiş olduğu özelgelerle yön vermektedir. Çünkü vergi kanunlarımızda çalınan araçlara veya çalınan ticari mallara ilişkin nasıl bir uygulama yapılacağı konusu düzenlenmemiştir.
Vergi kanunlarımızda, kıymeti düşen malların maliyet bedeli yerine emsal bedeli ile değerlendirileceği hüküm altına alınmıştır. Ayrıca;
“Amortismana tabi olup:
- Yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya kısmen kaybeden;
- Yeni icatlar dolayısiyle teknik verim ve kıymetleri düşerek tamamen veya kısmen kullanılmaz bir hale gelen;
- Cebri çalışmaya tabi tutuldukları için normalden fazla aşınma ve yıpranmaya maruz kalan;
Menkul ve gayrimenkullerle haklara, mükelleflerin müracaatları üzerine ve ilgili bakanlıkların mütalaası alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığı’nca her işletme için işin mahiyetine göre ayrı ayrı belli edilen “Fevkalade ekonomik ve teknik amortisman nispetleri” uygulanır.” hükümlerine de yer verilmiştir.
VERGİ KANUNLARIMIZDA YUKARIDA DA GÖRÜLECEĞİ ÜZERE, ÇALINAN TAŞIT ARAÇLARI VEYA TİCARİ MALLARA İLİŞKİN BİR DÜZENLEME BULUNMAMAKTA…
Düzenleme sadece aşınma ve yıpranmaya bağlı yok olmalar ile doğal afetler nedeniyle kullanılamaz hale gelen veya yok olan iktisadi kıymetler üzerine bir düzenleme yapılmıştır.
Söz konusu değerlerin yukarıda açıklanıldığı şekilde yok olması halinde ise elde edilen sigorta tazminatının kar olarak yazılacağı yine vergi kanunlarımızda belirtilmiştir. Konuya ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu‘nda “Yangın, deprem, sel, su basması gibi afetler yüzünden tamamen veya kısmen ziyaa uğrıyan amortismana tabi iktisadi kıymetler için alınan sigorta tazminatı bunların değerinden (amortismanlı olanlarda ayrılmış olan amortisman çıktıktan sonra kalan değerden) fazla veya eksik olduğu takdirde farkı kar veya zarar hesabına geçirilir.”
“Şu kadar ki, alınan sigorta tazminatı ile ziyaa uğrıyan malların yenilenmesi işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmişolursa bu takdirde tazminat fazlası, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre ile tutulabilir. Bu süre içinde kullanılmamış olan tazminat farkları kara ilave olunur.” hükmü bulunmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, vergi kanunlarında çalınan ticari malların veya araçların zarar olarak yazılmasına veya bunlar için karşılık ayrılmasına onay veren herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle de şirketin aktifine kayıtlı olan araçın çalınması halinde, çalınan araçın bedelinin gider veya maliyet olarak yazılması mümkün değildir. Tabiii iş sadece bunula da sınırlı kalmıyor, yine Maliye Bakanlığı çalınan araç için sigortadan alınan kasko bedelinin de gelir olarak kayıtlara alınmasını istiyor.
YANİ HEM ARACINIZ ÇALINACAK, HEM ÇALINAN ARACIN BEDELİ GİDER YAZAMAYACAKSINIZ, HEM DE ÇALINAN ARAÇ İÇİN SİGORTADAN ALDIĞINIZ BEDELİ GELİR OLARAK YAZACAKSINIZ.
Ne kadar doğru bir uygulama olduğu tartışılır!
Bize göre Maliye Bakanlığı’nın, çalınan araçların veya ticari malların gider veya maliyet olarak dikkate alınmasına yönelik bir düzenleme yapması hakkaniyete uygun yerinde bir uygulama olacaktır.